Türk Harf İnkilabı
Bilindiği gibi Türkiye Cumhuriyeti ilan edilmeden önce Osmanlı alfabesi kullanılmaktaydı. Yani arap harfleri kullanılmakta idi. Türklerin Arap harflerini kabul etmesinin neden İslamiyet idi. Ama Arap harflerinin okunması ve yazılması latin alfabesi kadar kolay değildi. Nitekim Atatürk cumhuriyetin ilanından sonra 1 Kasım 1928 yılında latin alfabesini getirtti ve bu durumda Türk Harf Devrimi olarak nitelendirildi. Bundan dolayıdır ki ülkemizde her yıl 1 Kasım ile 7 Kasım arası Türk Harf Devrimi Haftası olarak kutlanmaktadır.
Neden Türk Harf Devrimi Yapıldı
Türk Harf Devriminin bir amacı vardı. Bu amaçta okuyup yazmayı kolaylaştırmak ve bunu yaparken bir yandan da yaymak, modern öğretim ve eğitimin gerçekleşmesini sağlamaktı. İşte Türk Harf Devriminin sebebi bu idi. Bu doğrultuda Harf İnkılabının ilk adımı, 20 Mayıs 1928’de 1288 sayılı kanunla, Arap rakamlarının kullanılmasına son verilerek, uluslararası rakamların kabulü ile başlamıştı.
Atatürk’ün Türk Harf Devrimi Hakkındaki Sözleri
Atatürk, 9 Ağustos 1928 gecesi İstanbul’da Sarayburnu Parkı’nda düzenlenmiş bir şenlik sırasında, Harf Devrimini halka duyurmuştur; “Arkadaşlar, güzel dilimizi ifade etmek için yeni Türk harflerini kabul ediyoruz. Arkadaşlar, bizim güzel ahenkli, zengin lisanımız (dilimiz) yeni Türk harfleri ile kendini gösterecektir. Asırlardan beri kafalarımızı demir çerçeve içinde bulunduran, anlaşılmayan ve anlayamadığımız işaretlerden kendimizi kurtarmak mecburiyetindeyiz. Lisanımızı muhakkak anlamak istiyoruz. Bu yeni harflerle behemehal pek çabuk bir zamanda mükemmel bir surette anlaşacağız ki, Milletimizin yazısıyla kafasıyla bütün medeniyet aleminin yanında olduğunu gösterecektir. Vatandaşlar, yeni Türk harflerini çabuk öğreniniz. Bütün millete, kadına, erkeğe, köylüye, çobana, hamala, sandalcıya öğretiniz” demiştir. Harf Devrimi, büyük bir tarihi olaydır. Çünkü, sosyal, kültürel ve siyasi alanda geniş yankıları olmuştur.
1 Kasım 1928’de Latin alfabesine dayalı yeni Türk Alfabesinin kabulünden sonra, 24 Kasım 1928’de yayımlanan Millet Mektepleri Talimatnamesi gereğince, yurdun her köşesinde Millet Mektepleri açılmış, halka yeni harflerle okuma yazma öğretilmiştir. Atatürk bu çalışmalara “Millet Mektepleri Başöğretmeni” sıfatıyla katılmıştır.