Aksaray İlinde Yapılmış Kervansaraylar
Kervanların ticaret yolları üzerinde kurulan konaklama yerleri olan kervansaraylar ülkemizin birçok ilinde bulunmaktadır. Bu illerimizden birisi de Aksaray ilimizdir. İlk defa 10. yüzyılda Selçuklular tarafından yaptırılan kervansaraylar, zamanla her türlü ihtiyacı gidermek için genişletilmiştir ve Aksaray ilinde birden fazla kervansaray bulunmaktadır. Bu kervansarayların isimleri şöyle;
- Sultanhanı
- Alayhan
- Ağzıkarahan
- Ak Han
- Öresin Han
Yazımızın devamında Aksaray ilinde bulunan kervansarayları ve bu kervansaraylar hakkında kısaca bilgi bulabilirsiniz.
Aksaray Kervansarayları
Sultanhanı
Konya-Aksaray yolu üzerinde Aksaray’dan 42 km. Aksaray iline bağlı Sultan Hanı Kasabası’nın içindedir Sultan Hanı’nın kitabelerinde çok açık bir şekilde I.Gıyaseddin Keyhüsrev oğlu I.Alaaddin Keykubat tarafından inşasına H.626 M.1228-29 yılında başlamak suretiyle yapılmış olduğu kesindir.
Sultan Hanı açık ve kapalı kısımları avlunun ortasında bulunan köşk mescidi ile “Sultan Hanı” tipindeki kervansarayların en büyüklerinden biridir. Yapının köşelerinde ve bütün duvarlarının dışında büyük sık istinat kuleleri inşa edilmiş yirmi dört adet payanda bulunmaktadır. Kervansarayın taç kapısının da bulunduğu kuzey-doğu cephesinde çapraz tonozla örtülü giriş eyvanının iki yanında birer kapı ile avluya açılan ve avluya paralel tonozlarla örtülü üç mekan daha mevcuttur.
Alayhan
Aksaray-Nevşehir-Kayseri yolu üzerinde aynı adı taşıyan köyün 3 km. doğusundaki Han Yaylası’nda bulunmaktadır. Sağ ve solda yedişer bölümden oluştuğu, kemer ve kemer tırnaklarının kalıntılarından anlaşılmaktadır.bütün kubbeler tonozlar ve hanın üzerinde bulunan gözetleme kulesi yıkılmıştır. Ayakta kalan kısımlardaki izlerden anlaşıldığına göre, yapı girişten itibaren sağ ve sol taraflarda birbirine yarım daire kemerlerle bağlı, ikişer ayak olmak üzere derinlemesine 6 sıra halinde 24 ayaktan oluşmaktadır.
Ağzıkarahan
Aksaray-Nevşehir karayolunun 15.km.’sindedir. Kervansaray açık ve kapalı kısımları ve açık kısmın ortasında bulunan köşk mescidi ile “Sultan Han” tipindedir. Eski kaynaklarda Hoca Mes’ud Ribatı olarak geçen kervansarayın bugün kullanılan Ağzıkara Han adı, oldukça yenidir ve adını yakınındaki köyden almaktadır. Yapıya özel yuvaları içinde bulunan, iki kitabesinde belirtildiği üzere H.628-M.1231 ile H.637-M.1239-40 yılları arasında Selçuklu sultanları I.Alaaddin Keykubat (M.1219-1236) ile oğlu II.Gıyaseddin Keyhüsrev (M.1236-1246)’in hükümdarlık günlerinde inşa edilmiştir.
Ak Han
Aksaray’la Sultanhanı arasında Aksaray-Konya şosesinin, Konya’ya giderken solundadır. Yapı şu an mevcut olmadığından bilgi edinilememektedir. Dönemin diğer yapılarına uygun olarak kesme taş malzemeyle, yığma duvar tekniği kullanılarak inşa edilmiş olmalıdır. Yapı bugün Ak Han adı ile anılmakta ise de, eski kaynaklarda bu isimle bir kervansaraydan bahsedilmemektedir. Buna karşılık kaynaklarda Kılıçarslan Hanı veya Kılıçarslan Ribatı adına rastlanmaktadır. Bu durumda kervansarayın II. Kılıçarslan’ın hükümdarlık yıllarına rastlayan M.S 1156-1192 tarihleri arasında yapıldığı düşünülebilir. Yapının kitabesi kaybolmuştur. Bugün kervansaraydan 4 -4,5 m. yüksekliğinde, üzerinde tek bir kesme taş hariç, bütün kesme taş kaplamaları sökülmüş bir duvar parçası kalmıştır.
Öresin Han (Tepesi Delik Han)
Aksaray-Nevşehir yolu üzerinde bulunan kervansaray Aksaray’a yaklaşık 21 km. mesafededir. Üzeri, enine ve boyuna yarım daire beşik tonozla örtülü dikdörtgen bir plana sahiptir. Yapının dar kenarı boyunca dörder, uzun kenarı boyunca altışar adet olmak üzere 24 yığma ayağı bulunmaktadır. Dar kenar boyunca yerleştirilmiş olan dörder ayak geniş ekseni boyunca uzanan yarım daire beşik tonoz örtülü beş sahın meydana getirmektedir.
Yanlarda bulunan ikişer sahın, girişte, ortada ve en sonda yarım daire beşik tonozla örtülü enine üç sahın ile kesilmektedir. Ortadaki boyuna sahın ile enine sahınlardan, ortada olanların kesiştikleri yerde, yani yapının tam ortasında kubbe ile örtülü aydınlık feneri yer almaktadır.
Yığma olarak inşa edilmiş olan yapının duvarları, moloz olup, kesme taş ile kaplıdır. Tezyinat olarak sütunlar üzerinde iki tane rozete rastlanmıştır. Taç kapısı ve ön cephesi yıkık olan yapının kitabesi yoktur. Çay Han ile benzerliğinden dolayı aynı tarihlerde yapılmış olabileceği düşünülmektedir. (M.1264-1283)
Kitabesi bulunmadığından yapanı, yaptıranı ve yapılış tarihi belli olmayan yapının girişi ve ön kısmı tamamen yıkık diğer kısımlar da çok harap durumdadır. Yapı yakınında bulunan köylerin ağılı olarak kullanılmaktadır. Yıkılmış olan yapının duvarlarına ait kesme taşlar yok olmuştur. Hayvanların kaçmasını önlemek için, yapının ayaklarının arası doldurulmuştur.