Özet: “Mülteci Nedir? Mülteci Ne Demektir? Anlamı” başlıklı yazımızda Mülteci nedir, Mülteci ne demektir, Mülteci kelimesinin tanımı, Mülteci kelimesinin eş anlamlısı, Mülteci kelimesinin ingilizce karşılıkları, Mülteci ile ilgili atasözleri ve deyimler ve Mülteci hakkında detaylı bilgileri bulacaksınız.
Mülteci Tanımı
Mülteci kelimesi Arapça kökenli bir kelimedir ve Mülteci kelimesinin anlamı Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğünde aşağıdaki şekildedir;
isim Sığınmacı
Mülteci Eş Anlamlısı ve Zıt Anlamlısı
Mülteci kelimesini eş anlamlı karşılığı aşağıdaki gibidir;
- Mülteci – sığınmacı
Mülteci kelimesini zıt anlamlı karşılığı aşağıdaki gibidir;
- Mülteci kelimesinin zıt anlamlı karşılığı bulunmamaktadır.
Mülteci İle İlgili Atasözleri ve Deyimler
Mülteci kelimesi ile ilgili atasözü ve deyimler aşağıdaki gibidir;
- Mülteci kelimesinin geçtiği herhangi bir atasözü veya deyim bulunamamıştır.
Mülteci İle İlgili Birleşik Sözler
Mülteci kelimesi ile ilgili birleşik sözler aşağıdaki gibidir;
- Mülteci kelimesinin geçtiği herhangi bir birleşik söz bulunamamıştır.
Mülteci İngilizcesi
Mülteci kelimesinin İngilizce karşılıkları ise aşağıdaki gibidir
- Mülteci – refugee
Mülteci Hakkında Detaylı Bilgi
Mülteci veya sığınmacı; dini, milliyeti, belirli bir toplumsal gruba üyeliği veya siyasi düşünceleri nedeniyle zulüm gören veya göreceği korkusu ve endişesi taşıyan, bu sebeple ülkesinden ayrılan/ayrılmak zorunda bırakılan ve korkusu nedeniyle geri dönemeyen veya dönmek istemeyen, iltica ettiği ülke tarafından endişeleri haklı bulunan kişi. Sığınma talebi geri çevrilen kimseler sığınmacı olarak nitelenemeyeceğinden, sığınmacı sıfatını kullanabilmek için kişi endişelerinde, korkularında haklı bulunmalıdır. BM’nin tanımı ile, “ırkı, dini, milliyeti, belli bir sosyal gruba mensubiyeti veya siyasi düşünceleri nedeniyle zulüm göreceği konusunda haklı bir korku taşıyan ve bu yüzden ülkesinden ayrılan ve korkusu nedeniyle geri dönmeyen veya dönmek istemeyen kişi”dir. Mültecilik, hukuki bir statüdür.
Sığınma hakkı
İnsan Hakları Evrensel Bildirisi, sığınma hakkını şöyle tanımlar: “Herkesin zulüm karşısında başka ülkelere sığınmacı ve bu ülkelerce sığınmacı işlemi görme hakkı vardır” (madde 14/1). Göçmenlere bazen ekonomik sığınmacı denilmektedir. Toplu sığınma, iç savaşlar ve çatışmalarda, yoğun baskılarda, büyük afetlerde ortaya çıkmaktadır. Bireysel sığınma daha çok siyasal sebeplerledir. Bazen yabancı elçilikler, savaş gemileri ve uçaklar kendilerine sığınanları korur. Bulgaristan Türklerinden 300.000’i, 1989’da, zulüm ve baskıdan dolayı Türkiye’ye sığınmıştır. 1991’de Körfez Savaşı’nda Irak’tan kaçan çok sayıda mülteci Türkiye’ye sığınmıştır. Yurtsuzlar (heimatlos) da bazen mülteci konumundadırlar.