Özet: “Kader Nedir? Kader Ne Demektir? Anlamı” başlıklı yazımızda Kader nedir, Kader ne demektir, Kader kelimesinin tanımı, Kader kelimesinin eş anlamlısı, Kader kelimesinin ingilizce karşılıkları, Kader ile ilgili atasözleri ve deyimler ve Kader hakkında detaylı bilgileri bulacaksınız.
Kader Tanımı
Kader kelimesi Arapça kökenli bir kelimedir ve Kader kelimesinin anlamı Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğünde aşağıdaki şekildedir;
1. isim Yazgı
“Ölmek kaderde var, bize ürküntü vermiyor / Lakin vatandan ayrılışın ızdırabı zor” – Y. K. Beyatlı
2. Genellikle kaçınılmaz kötü talih
“Esen rüzgâr siliyor alnımdan kaderimi / Okşuyor saçlarımı, yüzümü, ellerimi” – E. B. Koryürek
Kader Eş Anlamlısı ve Zıt Anlamlısı
Kader kelimesini eş anlamlı karşılığı aşağıdaki gibidir;
- Kader – yazgı
Kader kelimesini zıt anlamlı karşılığı aşağıdaki gibidir;
- Kader kelimesinin zıt anlamlı karşılığı bulunmamaktadır.
Kader İle İlgili Atasözleri ve Deyimler
Kader kelimesi ile ilgili atasözü ve deyimler aşağıdaki gibidir;
- kadere boyun eğmek
yazgısını, talihini kabul etmek.
Deyim - kader olmayınca kadir bilinmez
kişi talihsiz ise ne kadar iyi insan olursa olsun, değeri bilinmez.
Atasözü
Kader İle İlgili Birleşik Sözler
Kader kelimesi ile ilgili birleşik sözler aşağıdaki gibidir;
kader birliği
kader çizgisi
hasbelkader
karınca kaderince
Kader İngilizcesi
Kader kelimesinin İngilizce karşılıkları ise aşağıdaki gibidir
- Kader – fate, destiny
Kader Hakkında Detaylı Bilgi
Kader, (İngilizce: Destiny, fate; Felsefedeki adıyla determinizm) bütün olayların önceden ve değişmeyecek biçimde düzenlediğine inanılan ezeli takdir. Alın yazısı, Yazgı veya Mukadderat olarak da anılır. Kader kavramı birçok farklı din ve felsefi akımda önemli bir yer tutar.
Musevilik’te Kader
Museviliğe göre bir insanın kaderi, tüm hayatı boyunca baştan yazılmaz ve bir yıl önceki hâl ve hareketlerine göre yıllık olarak yazılır. Bir yıl boyunca iyi ve hayırlı işler işleyen kişilerin kaderi bir yıl sonrası için iyi yazılır.
Bir Musevi, Musevi yılbaşısı olan Roşaşana ile Yom Kipur arasındaki 10 gün boyunca İbranice teşuva adı verilen bir vicdan muhasebesi yapar. Teşuva geriye dönme anlamına gelmektedir. On gün boyunca, o yıl içinde yapılan tüm hatalı davranışlar gözden geçirilir, insanlara karşı yapılan haksızlıklar için Tanrı’dan af dilemek yetmez, o insanlardan da özür dilenmeli ve helalleşilmelidir. Tanrı’ya karşı işlenen suçlar içinse tövbe edilir.
9. günün akşamı güneş batmadan bir saat önce Yom Kipur orucuna başlanır. 26 saat aralıksız sürecek olan oruç boyunca çeşitli tövbe duaları edilir. 26. saatin sonunda, orucun bittiğini belirtenŞofar (boru) çaldığında, Tanrı’nın gelecek için insanların yeni kaderlerini yazdığına inanılır.
İslam İnancında Kader
Sünni Kelâm âlimlerince kader, ezelden ebede kadar hayır ve şer meydana gelecek bütün hadiselerin Allah katında bilinmesi ve takdir edilmesi şeklinde tanımlanır. Ehli Sünnet itikâdına göre kadere iman imanın şartlarındandır ve amentünün bir parçasıdır.
İslâm ilâhiyatında kader, determinizm, insanın iradesi ve sorumluluğu gibi konular geniş tartışmaların konusu olmuştur. Tartışmaların ana ekseni ” eğer istek, irade ve fiillerimiz dahil her şey ilahi bir kader ve takdirin ürünü ise, insan yaptıklarından dolayı niçin sorumlu tutulsun?” problemi ile ilgilidir.
İslam’da Kader Tartışmaları
Bazı ilâhiyatçı yazarlara göre “kadere iman” İslam âkaidinde bir Emevî doktrinidir. İlâhiyatçı yazar İhsan Eliaçık’a göre Kur’anda ölçü ya da kapasite anlamında bir kader ibâresi bulunmakta, ancak İslam’da kadere iman diye bir Kur’an hükmü bulunmamaktadır.
Kader’in varlığına ilişkin bazı kanıtlar ileri sürülür. Buna göre gelecekten haber veren peygamber mucizeleri, kehanetler kaderin varlığını ispatlayan olgulardır. Ancak bu mucizelerin sonradan uydurulmuş hadislerle oluşturulduğu kehanet kaynağı olan ifadelerin, sonradan yapılan yorum ve katkılarla gelecekten haber veren sansasyonel dörtlüklere dönüştürüldüğü bazı şüphecilerin ortaya koyduğu bulgulardandır.
Türk Halk Kültüründe “Alınyazısı”
“Yazgı” olarak da söylenir. Yeryüzündeki pek çok toplumda insanın yaşayacaklarının önceden Tanrısal bir güç tarafından belirlendiği ve bazı kültürlerde ise bunun bir yere yazılmış olduğu inancı bulunur. Türk kültüründe ise bu yazının insanın alnında olduğu düşünülürdü. Kader anlayışı pek çok inançta mevcut olup insanın başına geleceklerin büyük bir kısmının kendi elinde olmadığı inancına dayanır. Sözcük; “yazı” kelimesiyle ve “yazmak” fiiliyle aynı kökten gelir.