Özet: “Gelenek Nedir? Gelenek Ne Demektir? Anlamı” başlıklı yazımızda Gelenek nedir, Gelenek ne demektir, Gelenek kelimesinin tanımı, Gelenek kelimesinin eş anlamlısı, Gelenek kelimesinin ingilizce karşılıkları, Gelenek ile ilgili atasözleri ve deyimler ve Gelenek hakkında detaylı bilgileri bulacaksınız.
Gelenek Tanımı
Gelenek kelimesinin anlamı Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğünde aşağıdaki şekildedir;
isim, toplum bilimi Bir toplumda, bir toplulukta eskiden kalmış olmaları dolayısıyla saygın tutulup kuşaktan kuşağa iletilen, yaptırım gücü olan kültürel kalıntılar, alışkanlıklar, bilgi, töre ve davranışlar, anane, tradisyon
“Şair yeni bir dil yaratabilir ama bunun için gereken gücü gelenekten alır.” – N. Ataç
Gelenek Eş Anlamlısı ve Zıt Anlamlısı
Gelenek kelimesini eş anlamlı karşılığı aşağıdaki gibidir;
- Gelenek – tradisyon / anane / bilgi / alışkanlıklar
Gelenek kelimesini zıt anlamlı karşılığı aşağıdaki gibidir;
- Gelenek kelimesinin zıt anlamlı karşılığı bulunmamaktadır.
Gelenek İle İlgili Atasözleri ve Deyimler
Gelenek kelimesi ile ilgili atasözü ve deyimler aşağıdaki gibidir;
- Gelenek kelimesinin geçtiği herhangi bir atasözü veya deyim bulunamamıştır.
Gelenek İle İlgili Birleşik Sözler
Gelenek kelimesi ile ilgili birleşik sözler aşağıdaki gibidir;
- Gelenek kelimesinin geçtiği herhangi bir birleşik söz bulunamamıştır.
Gelenek İngilizcesi
Gelenek kelimesinin İngilizce karşılıkları ise aşağıdaki gibidir
- Gelenek – tradition, custom
Gelenek Hakkında Detaylı Bilgi
Gelenek ve görenekler; bir toplumda, bir toplulukta çok eskilerden kalmış olmaları dolayısıyla saygın tutulup kuşaktan kuşağa iletilen, yaptırım gücü olan kültürel kalıntılar, alışkanlıklar, bilgi,töre ve davranışlar. Gelenek kavramına sosyal bilimlerin farklı alt disiplinlerinin yaklaşımları ile geleneksel toplumların yükledikleri anlamlar arasında hem benzerlikler hem de farklılıklar bulunur. Sosyal bilimler geleneğe toplumların yaşadıkları coğrafya, iklim vb. gibi dışsal koşullara uyum sağlamak amacıyla türetilmiş, beşeri kaynaklı “inşa“lar, “icat“lar olarak bakarken geleneksel toplumlar kendi geleneklerinin kaynağını mitsel atalar, kahramanlar ve tanrı gibi kutsal da görürler. Sosyal bilimlerde daha fenomenolojik bir yaklaşımla gelenekleri salt işlevsel özellikleri yönüyle görüp kökenlerini bu işleve bağlayan açıklamaların yanı sıra, gelenekleri belirli bir anlam bütünlüğünü yansıtan fenomenler olarak değerlendiren yazarlar da vardır. Her ne kadar bu yazarlar da geleneğin kaynağını kutsalda görmemekteyseler de onun sadece işlevsel boyutuna indirgenemeyeceğini iddia etmişlerdir. (bkz. Claude Levi Strauss)Özellikle Avrupa’da aydınlanma çağı sonunda gelişen Tarih anlayışı ve Tarihselcilik perspektifi geçmişe ilişkin (ve günümüzdeki de) her düşünce, anlayış (konsept) ve tavrın kaynağını dönemin diğer olgularının bütünselliği içinde aramak yönünde bir eğilimin gelişmesine yol açmıştır. Aydınlanmanın kaynağı evrimci görüşe kadar giden ilerlemeci tarih perspektifini de geçerli kılan bu perspektif sosyal bilimlerde hakim görüş olarak varlığını sürdürmektedir.
Gelenek üç bağlamda ele alınabilir. ilki geçmiş yaşam biçimlerinin içinde yaşanılan ana taşıdıkları maddi ve manevi değerler bütünüdür. bu sosyolojik anlamda en fazla rağbet gören izahtır. Beşeri düzlemde toplumu tüm dinamikleri ile inşa eden güçtür. ikincisi ise geleneğin özünü teşkil ettiği ifade edilen kutsalla olan ilişkiden dolayı geleneğin zengin ve kutsal değerler içeren köklü yanıdır ki, bu anlamda gelenek ilkinden farklı olarak hem fenomenolojik hem de ilahi bir yön taşır. bu sosyolojik ve beşeri anlamından çok daha farklıdır. üçüncüsü ise geleneğin postmodernist yaklaşımlarla ele alınmasından kaynaklanan aletsel, işlevsel yani kullanıma açık madde yönüdür. Bu anlamıyla gelenek bir anlamlar birikimidir (deposodur). Kendisinden her bakımdan yararlanmaya açık bir hinterlandtır. bahsettiğimiz yönü geleneğin dışsal-formel yönüdür ki sanat ve edebiyata tesir eden bir başka yön de budur.
Ezoterizmde Gelenek
Ezoterizmde gelenek, “geçmişte insanlığa çeşitli yollar ve irtibatlarla verilmiş, dinsel, ezoterik, okült, mitolojik ve folklorik (masal, dans vs.) biçimlere bürünerek, sözlü ve yazılı halde, günümüze dek aktarılagelmiş hakiki (hakikatlere ait) bilgiler bütünü” olarak tanımlanır. Dolayısıyla, bu kapsamlı anlamıyla gelenek, ezoterizmde örf, adet, anane ile veya mitoloji ile eş anlamlı sayılmamakta, fakat bunlarda bulunan derin bilgileri de içermektedir.
Terimi bu anlamda kullanan yazarlardan en tanınmışı ezoterizm üzerine birçok yapıtı bulunan René Guénon’dur. Gelenekçiliğin öncülerinden biri olarak kabul edilir.