Antoine Lavoisier Yanma Deneyi
Antoine Lavoisier Yanma Deneyi başlıklı yazımızda sizlere bu konuda detaylı bilgi vermeye çalışacağız. Eğer daha fazla bilgiye ihtiyacınız olursa sitemizde arama yaparak bu bilgilere ulaşabilirsiniz. Şimdi yazımıza geçelim. Lavoisier’nin ünlü deneyi için kullandığı aygıt. Bununla, yanma olayında oksijenin önemini göstermiştir. Bu kısa girişten sonra şimdi konuyu biraz daha detaylandıralım isterseniz.
Deneylerin sonunda Lavoisier’nin çıkardığı sonuçlar:
Antoine Lavoisier Yanma Deneyi başlıklı yazımızda biraz daha detaya indiğimizde sizlere şunları aktarabiliriz. Bizim yanma diye bildiğimiz kimyasal değişmeyle az bilgin uğraşmamıştır. Bunlar (basit olarak söylenirse) flojiston adı verilen esrarengiz bir maddenin odun, maden kömürü, kâğıt vb. bütün yanabilir maddelerle karışmış olduğuna inanmışlardı. Eğer yanmazdan önce bir yakıt ve sonra da bıraktığı kül tartılırsa yakıt yanma olayı sırasında hafiflemiş görülür, ilk bilginler yanma ol’urken flojistonun kaybolarak geriye sadece kül kaldığını düşünmüşlerdir. (Bugün bilinir ki yalnız bazı yanma ürünleri gaz olarak uçup gittiği zaman, bir yakıt hafiflemiş görünür. Gazlar ve külün toplam ağırlığı her zaman yakıtın kendi ağırlığından daha büyüktür). Bununla beraber yanmayla ilgili «flojiston teorisi» nin gerçekleri açıklamak için yetersiz olduğu anlaşılmaya başlamıştır. Bu teorinin tamamen yıkılması şerefi Fransız kimyacısı Antoine Lavoisier‘ye (1743-1794) verilebilir. Birkaç yıl önce Priestley ve Scheele oksijen gazını keşfetmiş, ama ne olduğunu ve ne işe yaradığını açıklamamışlardı. Lavoisier bir sıra deneyle gösterdi ki, hava başlıca oksijenle azottan yapılmıştır ve oksijen yanma olaylarında asıl rolü oynar.
Kimya alanına ait Antoine Lavoisier Yanma Deneyi konusu hakkında daha fazla bilgiye sahip olabilirsiniz. Bunun için gerek sitemizden gerekse farklı kaynaklardan araştırma yapabilirsiniz. Yazımıza devam edecek olursak şunları da aktarabiliriz. Şimdi kaldığımız yerden devam edelim. Yazımıza şöyle devam edebiliriz. Lavoisier deneylerinin en ünlüsü, cıvanın (termometrelerde kullanılan gümüş renkli sıvı) ısıtılmasıdır. Kimyacı 120 gram cıvayı bir karniye koydu. Karninin borusu bir cıva çanağına batırılan fanusun altına gelmektedir. Karni küçük bir fırınla ısıtılmıştır. Lavoisier çok geçmeden civanın yüzeyinde küçük kırmızı kabukların oluştuğunu görmüştür. Bu bir kimyasal değişme (yanma) olduğunun belirtisiydi. Civanın bir kısmı oksijenle birleşerek cıva oksit (kırmızı kabuklar) meydana getirmiştir. Civanın küçük bir kısmının eksilmesine karşılık fanustaki havanın 1/5’i harcanmıştı. Lavoisier harcanan gazın (oksijen) civa ile birleştiğini anladı. Geriye kalan gaz (şimdi azot adını alır) birleşmemiş ve sonuna kadar değişmemiş olarak kalmıştır. Son olarak bu konu hakkında geçmişte birçok araştırma yapıldığı gibi bundan sonra da araştırmalar yapılmaya devam edecek ve yeni bilgiler bizlere ulaştırılacaktır. Bilgiyle kalın…