Zülkarneyn Tanımı
İslam dininin kutsal kitabı olan Kur’an-ı Kerim’in Kehf Suresi’nde geçen bir kişidir. Peygamber olup olmadığı kesin değildir. (kaynak: wikipedia)
Kur’an-ı Kerim’de Zülkarneyn Hakkındaki Ayetler Hangileri?
NOT: AYETLERİN TÜRKÇE MEALLERİ, TÜRKİYE CUMHURİYETİ DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞININ RESMİ İNTERNET SİTESİNDEN ALINMIŞTIR.
Kehf Sûresi 83. Ayet; (Ey Muhammed!) Bir de sana Zülkarneyn hakkında soru soruyorlar. De ki: “Size ondan bir anı okuyacağım.”
Kehf Sûresi 84. Ayet; Biz onu yeryüzünde kudret sahibi kıldık ve kendisine her konuda (amacına ulaşabileceği) bir yol verdik.
Kehf Sûresi 85. Ayet; O da (Batı’ya gitmek istedi ve) bir yol tuttu.
Kehf Sûresi 86. Ayet; Güneşin battığı yere varınca, onu siyah balçıklı bir su gözesinde batar (gibi) buldu. Orada (kâfir) bir kavim gördü. “Ey Zülkarneyn! Ya (onları) cezalandırırsın ya da haklarında iyilik yolunu tutarsın” dedik.
Kehf Sûresi 87. Ayet; Zülkarneyn, “Her kim zulmederse, biz onu cezalandıracağız. Sonra o Rabbine döndürülür. O da kendisini görülmedik bir azaba uğratır” dedi.
Kehf Sûresi 88. Ayet; “Her kim de iman eder ve salih amel işlerse ona mükafat olarak daha güzeli var. (Üstelik) ona emrimizden kolay olanı söyleyeceğiz.”
Kehf Sûresi 89. Ayet; Sonra yine (doğuya doğru) bir yol tuttu.
Kehf Sûresi 90. Ayet; Güneşin doğduğu yere ulaşınca onu, kendileriyle güneş arasına örtü koymadığımız bir halk üzerine doğar buldu.
Kehf Sûresi 91. Ayet; İşte böyle. Şüphesiz biz onun yanındakileri ilmimizle kuşatmışızdır.
Kehf Sûresi92. Ayet; Sonra yine bir yol tuttu.
Kehf Sûresi 93. Ayet; İki dağ arasına ulaşınca, bunların önünde, neredeyse hiçbir sözü anlamayan bir halk buldu.
Kehf Sûresi 94. Ayet; Dediler ki: “Ey Zülkarneyn! Ye’cüc ve Me’cüc (adlı kavimler) yeryüzünde bozgunculuk yapmaktadırlar. Onlarla bizim aramıza bir engel yapman karşılığında sana bir vergi verelim mi?”
Kehf Sûresi 95. Ayet; Zülkarneyn, “Rabbimin bana verdiği (imkan ve kudret, sizin vereceğiniz vergiden) daha hayırlıdır. Şimdi siz bana gücünüzle yardım edin de, sizinle onların arasına sağlam bir engel yapayım” dedi.
Kehf Sûresi 96. Ayet; “Bana (yeterince) demir madeni getirin” dedi. İki yamacın arasındaki boşluğu (dağlarla) bir hizaya getirince “körükleyin!” dedi. Demiri eritip kor (gibi) yapınca da, “Bana erimiş bakır getirin, bunun üzerine boşaltayım” dedi.
Kehf Sûresi 97. Ayet; Artık onu ne aşabildiler, ne de delebildiler.
Kehf Sûresi 98. Ayet; Zülkarneyn, “Bu, Rabbimin bir rahmetidir. Rabbimin vaadi (kıyametin kopma vakti) gelince onu yerle bir eder. Rabbimin vaadi gerçektir” dedi.