İslam da İman Ne Demektir?
İslam dini demek inanmak ve iman etmek demektir. İslam dininde îman, Allah’a ve onun elçisi kabul edilen Muhammed’e kutsal kitap Kuran’da anlatıldığı gibi güvenerek şüphesiz, aksini düşünmeden inanmak şeklinde anlaşılmaktadır. İslam İman esaslarını Kuran’dan alır.
İman çoğunlukla yalın inanç şeklinde ele alınırken bazı inanç mezhepleri ameli imanın bir parçası olarak ele alır. Bu durumda ibadetlerin terki kişinin imansız olduğunun göstergesi olarak kabul edilir. Bu inanmanın ve iman etmenin de temelini oluşturan bazı temel inançlar bulunmaktadır. Diğer bir deyişle inanmanın veya iman etmenin şartları vardır. İslam dininde imanın şartları sünni inancına göre 6 tane iken şii inancına göre 5 tanedir.
Sünni İnancına Göre İmanın Şartları
- Allah’a İman
- Meleklere İman
- Kitaplara İman
- Peygamberlere İman
- Ahirete İman
- Kadere İman
Şii İnancına Göre İmanın Şartları
- Tevhid
- Adalet
- Nübüvvet
- İmamet
- Mead
Âmentü Nedir? Manası Nedir?
İslam dininin Sünni Mezhebinde inanılması lâzım olan altı temel esasa Âmentü denir. Şiî âmentüsü ise Sünnîlik’tekinden farklıdır. “Âmentü billahi ve melâiketihî ve kütübihî ve rusulihî vel yevmilâhiri ve bil kaderi hayrihî ve şerrihî minellahi teâlâ vel-ba’sü ba’delmevti hakkun eşhedü enlâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühu ve resûlühü” (Allaha, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe, kaderin, hayır ve şerrin Allah’tan olduğuna îmân ettim. Öldükten sonra dirilmek haktır. Allah’tan başka ilâh olmadığına, Muhammed’in Allah’ın kulu ve resûlü olduğuna şehâdet ederim). Geleneksel Sünni İslam inancında Amentü’de özetlenen maddelere inanan kişiye mü’min denir. Kişi âmentüye inanmadığı sürece mü’min yani Müslüman kabul edilmez. Ama bununla birlikte bazı araştırmacılara göre kader bahsi bu şartın dışında olup, Emevîler döneminde imânın esasları arasına girmiştir.
Sünni Fıkhına Göre İmanın Şartları
Allah’a İman
- Allah’ın yaratıcı, mülkün sâhibi, yegâne tasarruf sâhibi tanrı olduğuna inanmaktır.
- Allah’ın tapınılmayı hak eden gerçek ilâh, onun dışında tapınılanların ise batıl ilâhlar olduğuna inanmak.
- Kur’an’da ve Muhammed’in hadislerinde ifade edilen Allah’ın isimleri (esma’ul husna) ve yüce sıfatları olduğuna inanmaktır.
Meleklere İman
Meleklere inanmaktır. Buna göre: Melekler, Allah’ın yalnız ona ibâdet etsinler ve onun emirlerini yerine getirsinler diye yarattığı üstün kullarıdır. Allah onlara özel görevler vermiştir. Cebrail, Allah’ın katından peygamberlere vahiy (mesaj/kitap) indirmekle; Mikail, tabiat olaylarını yönetmekle; İsrafil, kıyâmeti başlatacak sura üflemekle; ölüm meleği olan Azrail, canlıların hayatını sona erdirmekle görevlidir.
Kitaplara İman
Allah’ın insanlara peygamberler gönderdiğine ve bu peygamberlerden bazılarına içinde doğru yolu, iyiliği ve kurtuluşu gösteren kitaplar indirdiğine inanmaktır. Buna göre:
- Mûsâ’ya Tevratın,
- Dâvûd’a Zebur’un
- İsâ’ya İncil’in
- Son peygamber Muhammed’e de Kur’an’ın indirildiğine inanmaktır.
- Ayrıca İslâm’da bu dört kitap dışında bazı peygamberlere adına suhuf denilen vahiyler indirildiğine ama bu sahifelerin günümüze ulaşmamış olduğuna da inanılır.
İslâm’da diğer kutsal kitapların özünü kaybederek tahrif edildiğine, Kur’an’ın ise korunacağına ve tahrif edilemeyeceğine inanılır. İslâmî inanca göre Kur’an mahşere kadar özgünlüğünü koruyacaktır. [1](Hicr Suresi: 9)
Peygamberlere İman
Onların ilki Adem sonuncuları da Muhammed’dir. İçlerinde Meryem oğlu İsa ve Üzeyr de dahil olmak üzere peygamberlerin hepsi birer insandır. Rablık sıfatlarından hiçbirini taşımazlar. Onlar Allah’ın kendilerine peygamberlik vermekle lütufta bulunduğu kimselerdir, Allah’ın elçileridirler.
Cenâb-ı Hakk, Peygamber Muhammed’i bütün insanlığa göndermekle peygamberliği sona erdirmiştir. İslâm’a göre ondan sonra peygamber yoktur.
Kur’an’da Adı Geçen Peygamberler
- Hz. Adem
- Hz. İdris
- Hz. Nuh
- Hz. Hud
- Hz. Salih
- Hz. İbrahim
- Hz. Lut
- Hz. İsmail
- Hz. İshak
- Hz. Yakup
- Hz. Yusuf
- Hz. Eyyub
- Hz. Şuayb
- Hz. Musa
- Hz. Harun
- Hz. Davud
- Hz. Süleyman
- Hz. İlyas
- Hz. Elyesa
- Hz. Zulkifl
- Hz. Yunus
- Hz. Zekeriyya
- Hz. Yahya
- Hz. İsa
- Hz. Muhammed
Kur’an’da Adı Geçen Ama Peygamberliği Hakkında Kesin Bilgi Olmayan İsimler;
Bunların dışında Lokman, Üzeyr, Zulkarneyn ve Hızır’ın da peygamber olabileceği konusunda görüşler vardır. Bunların adı, Kur’ân’da geçmekle birlikte peygamber olup olmadıklarını ifade eden cümleler kullanılmaz.
Ahirete İman
Ahiret’e, yânî âhiret Gününe, inanmak. Buna göre:
Ahiret günü; Allah’ın insanları kabirlerinden diri olarak çıkarıp onları bir arada toplayacağı gündür. O gün onlar ya nimetleri bol cennet yurduna ya da elem verici azabın olduğu cehennem yurduna gireceklerdir.
Ahiret gününe imân; öldükten sonra kabirde karşılaşılacak ceza ve ödül, sonraki diriliş, toplanma ve hesap verme, ardından da cennete ya da cehenneme girilmesi gibi ölümden sonra gerçekleşecek olan şeylere îmân etmektir.
Kadere İman
Kader’e, yani olmuş ve olacak her şeyin (hayrın ve şerrin) Allah’tan olduğuna inanmak. Buna göre:
Allah’ın ezeli ilmi ve bilgeliğinin gereği olarak evrenin yönettiğine, her şeyin onun bilgisi dahilinde olduğuna ve huzurundaki “Levh-i Mahfuz”’da yazıldığına inanmaktır. Allah evreni dilemiş ve yaratmıştır. Onun iradesi ve yaratışı olmadan olmuş hiçbir şey yoktur.
Şii Fıkhına Göre İmanın Şartları (Usul el-Din)
Tevhid
(Allah’ın birliği): Allâh’ûr-Râhman’ûr-Râhîym’in tek ve yaradılmamış olduğuna inanmak,
Adalet
Allah’ın adil olduğuna inanmak,
Nübüvvet (Peygamberlik)
Allâh’û-Celle-Celâle’hû tarafından tüm insanlığa kendi dinini öğretmek için mükemmel ve yanılmaz 124 bin peygamber gönderdiğine inanmak,
İmamet (Liderlik)
Hakk Teâlâ’ın insanlığa rehberlik edecek belirli liderler (On İki adet Masum İmâm) atadığına inanmak.
Mead (Kıyâmet, Hüküm Günü/Mahşer)
Cenâb-ı Hakk’ın “Kıyamet Günü” insanları yeniden dirilteceğine, ve mizan, hesap, Sırat, Cennet ile Cehennem’in hak olduğuna inanmak,
Not: Bunların dışında genellikle Şiî itikadında şart olarak sıralanmasa da, meleklere ve kitaplara imân da Şiîlik itikadında mevcuttur.