Evrensel Çekim Yasası Nedir? Günlük Hayattan Örneklerle Açıklama
Evrensel Çekim Yasası Nedir? Günlük Hayattan Örneklerle Açıklama başlıklı yazımızda sizlere bu konuda detaylı bilgi vermeye çalışacağız. Eğer daha fazla bilgiye ihtiyacınız olursa sitemizde arama yaparak bu bilgilere ulaşabilirsiniz. Şimdi yazımıza geçelim. Newton’dan öğrendiğimiz kadarıyla kütleçekimini büyük oranda kütle belirler. Kütleçekimi iki nesne arasındaki çekimin ölçüsü olarak düşünülebilir. Bir nesnenin kütlesi ne kadar büyükse çekimi, yani kütleçekim kuvveti o kadar büyüktür. Ayrıca, iki nesne arasındaki uzaklık ne kadar azsa kütleçekim kuvveti o kadar güçlüdür. Bu çekim kuvveti nesneleri bir cismin kütle merkezine doğru emer. Küresel yapıdaki Dünya’mızın cisimleri kuvvetle çekirdeğine doğru çekmesinin nedeni budur. Ortaya çıkan çekim gücü, bizi uzaya doğru uçup gitmekten alıkoyan yerçekimidir. Yasa, evrenin neresinde bulunulduğuna bakılmaksızın değişmez olduğundan evrensel kabul edilir. Diğer tüm gezegenler ve gökcisimlerinde olduğu gibi Dünya’nın da kütleçekimi vardır. Bu kısa girişten sonra şimdi konuyu biraz daha detaylandıralım isterseniz.
PARABOLİK EĞRİ
Evrensel Çekim Yasası Nedir? Günlük Hayattan Örneklerle Açıklama başlıklı yazımızda biraz daha detaya indiğimizde sizlere şunları aktarabiliriz. Parabolik eğrinin ne olduğunu kavramak istiyorsanız bir beyzbol topunu fırlatın. Fırlattığınız bir topun yere düşene kadar çizdiği yol, bir paraboldür ve yerçekiminden dolayı oldukça eğri bir yaydır. Bu eğriyi, yani yörüngeyi hesaplamak için bize iki şeyin bilgisi gerekir: Sabit bir nokta (Odak: Elin ya da topun sopaya değdiği nokta) ve sabit bir hat (Doğrultman:Topun aldığı yol).Yörünge üzerindeki herhangi bir noktanın doğrultmana ve odak noktasına uzaklıkları eşittir.
Fizik alanına ait Evrensel Çekim Yasası Nedir? Günlük Hayattan Örneklerle Açıklama konusu hakkında daha fazla bilgiye sahip olabilirsiniz. Bunun için gerek sitemizden gerekse farklı kaynaklardan araştırma yapabilirsiniz. Yazımıza devam edecek olursak şunları da aktarabiliriz. Şimdi kaldığımız yerden devam edelim. Yazımıza şöyle devam edebiliriz. Bu neden önem taşır? Sayı atışının ne kadar uzağa gittiğini hesaplayabilmenin ötesinde, parabol eğrileri sayesinde asma köprülerden araba farlarına ve uydu antenlerine kadar pek çok alanda önemli çıkarımlarda bulunabiliriz. Kemerli yapıların çoğu parabolik eğrileri andırır ancak bunlar gerçek parabol değildir çünkü matematiksel olarak üzerlerindeki noktalar bir doğrultmana ve odağa eşit mesafede olmaz, Paris’teki Arc de Triumph, gerçekte parabolik eğri olmamasına rağmen öyleymiş gibi görünen bir kemere örnek gösterilebilir. Merminin silahtan ayrıldığında takip ettiği yola merminin yörüngesi denir. Yere paralel ateş edildiğinde, mermi silahtan ayrıldıktan sonra yükselmez, yani kavis çizmez. Aksine yerçekimi etkisiyle derhal düşmeye başlar ve havadaki sürtünme nedeniyle de yavaşlar Peki silahla ateş eden kişi hedefi vurmayı nasıl başarır? Mermi kavis çizerek ilerlemese bile atışı yapan kişinin hesaba katması gereken bir kavis vardır. Silahla atışta usta olanlar, namluyu mükemmel bir düzgünlükte tutarken genelde hedefin az üstünde bir noktaya nişan alırlar (tecrübesiz atıcılarsa namluyu hafif yukarı kalkık tutup biraz aşağıda bir noktaya nişan alırlar). Bu nokta hesaplanabilir-örneğin, ileri teknoloji askeri ağır silahlar için hesaplanıyor- ancak hiç kimse atış poligonunda bu tür bir hesap yapmaya zaman ayırmaz. Bu yetenek, çalışma ve deneme-yanılmayla edinilir. Son olarak bu konu hakkında geçmişte birçok araştırma yapıldığı gibi bundan sonra da araştırmalar yapılmaya devam edecek ve yeni bilgiler bizlere ulaştırılacaktır. Bilgiyle kalın…