Para Kelimesi
Dilimizde birçok kelime kökü ile ilgili atasözleri ve deyimler bulunmaktadır. Bunlardan birisi de Para kelimesidir. Para kelimesi TDK’da “Devletçe bastırılan, üzerinde değeri yazılı kâğıt veya metalden ödeme aracı, nakit, Kazanç, Kuruşun kırkta biri” olarak tanımlanmaktadır.
Sponsorlu Bağlantılar
Para kelimesi ile ilgili bir atasözü veya deyim söyleyin desek belki de birçok kişinin aklına hiçbir şey gelmez. Ama görünce sizlerde hatırlayacaksınız. Bu kelime ile ilgili birçok atasözü ve deyim bulunmaktadır. İşte Para kelimesi ile ilgili hem atasözleri hemde deyimler.
NOT: Eğer Para ile ilgili bizlerin unuttuğu atasözü veya deyim varsa lütfen bunları yorum bölümünden bizlerle paylaşın.
Para İle İlgili Atasözleri ve Deyimler
– kaç paralık (adam veya şey) değersiz. Deyim
|
– kar kuytuda, para pintide eğleşir her şey, saklanabilen yerde ve saklamasını bilenin yanında bulunur. Atasözü
|
– kara para aklamak yasa dışı yollarla elde edilen parayı yasallaştırmak için yatırım yapmak. Deyim
|
– kendini paralamak çok çaba ve özen göstermek: -Çoğunlukla üniversite diploması alabilmek uğruna kendini paralayan bir gençlikle karşı karşıyayız.- –A. Cemal. Deyim
|
– kiminin parası, kiminin duası bir iş yapılırken veya yapıldıktan sonra kiminden para, kiminden dua alınabilir. Sponsorlu Bağlantılar Atasözü
|
– lügat paralamak konuşma dilinde geçmeyen yabancı kelimeler kullanmak, ağdalı konuşmak: -Deli eniştemiz, dil dökerek ve lügat paralayarak âlim görünmek isterdi.- –A. Ş. Hisar. Deyim
|
– namusu iki paralık olmak onursuz bir duruma düşmek. Deyim
|
– on para etmemek hiçbir değeri olmamak: -Güzelliğin on para etmez / Bu bendeki aşk olmasa- –Âşık Veysel. Deyim
|
– on para on aslanın ağzında para kazanmak çok güçleşti. Atasözü
|
– on paraya on takla (taklak) atmak az bir miktar kazanabilmek için bile onursuzca bir sürü şey yapmak. Deyim
|
– önce baldın, pekmez oldun; şimdi para etmez oldun davranışlarına dikkat etmeyen kişinin attığı her yanlış adım, saygınlığının biraz daha azalmasına neden olur. Atasözü
|
– pabuç eskitmek (paralamak) bir iş için bir yere çok gidip gelmek, işi takip etmek. Sponsorlu Bağlantılar Deyim
|
– para basmak 1) darphanede, basımevinde metali veya kâğıdı para durumuna getirmek; 2) mec. kumarda ortaya para koymak; 3) mec. çok kazanmak; 4) mec. çok kazandırmak. Deyim
|
– para bozmak büyük parayı ufak paralarla değiştirmek. Deyim
|
– para çekmek bir yere yatırılmış paradan bir bölümünü geri almak: -Murat Bey artık açık kapatmak için bankadan para çekmiyordu.- –T. Buğra. Deyim
|
– para çıkarmak 1) para basmak; 2) başka yerde bulunan kimseye posta veya banka ile para göndermek. Deyim
|
– para çıkışmamak para yetişmemek: -Emine göğsünün altından çıkardığı rutubetli bir meşin çantanın orta gözünü açtı, hesapladı, kırk para çıkışmıyordu.- –R. H. Karay. Deyim
|
– para dökmek (akıtmak) çok para harcamak: -Avuç avuç bu fettan kadına para dökerler de doktora on kuruş vermeyi çok görürler.- –E. İ. Benice. Sponsorlu Bağlantılar Deyim
|
– para dönmek rüşvetle iş yapılmak. Deyim
|
– para etmek değeri olmak. Deyim
|
Sponsorlu Bağlantılar