E İle Başlayan Türkçe Atasözleri
E ile başlayan Türkçe atasözleri yazımızda Anadolu’da söylenmiş en güzel ve tabi ki en anlamlı sözleri sizlere aktaracağız. Hayatımıza yol gösterecek bu sözleri tabir-i caizse kulaklarınıza küpe edeceksiniz. Çünkü bu atasözleri bir çok insanın hayatına dokunacak türden. Eğer E İle Başlayan Türkçe atasözleri ile ilgili sizlerinde bildiği atasözleri varsa lütfen bunları bizlerle paylaşın.
Sponsorlu Bağlantılar
E İle Başlayan Türkçe Atasözleri (Anlamlı ve Güzel Atasözleri)
Ecel geldi cihane, baş ağrısı bahane. |
Ecele çare olmaz. |
Eceli gelen fare kedi taşağı kaşır. |
Eceli gelen it cami duvarına siyer. |
Eceli gelen köpek cami duvarına işer. |
Eceli gelen sıçan kedinin taşaklarını kaşır. |
Edebi, edepsizden öğren. |
Eden bulur, inleyen ölür. |
Ek tohumun hasını, çekme yiyecek yasını. |
Ekici ol, bilici olma. |
Ekincinin karnını yarmışlar; kırk bu yılcık, kırk bıldırcık çıkmış. |
Ekmekle oynayanın ekmeğiyle oynanır. |
Ekmekten kaşık olur ama her yoğurdun hakkına değil. |
Ekmeği ekmekçiye ver, bir ekmek de üste ver. |
Ekmeğin büyüğü, hamurun çoğundan olur. |
El ağzına bakan, karısını tez boşar. |
El el ile, değirmen yel ile. |
El el için ağlamaz; başına kara bağlamaz. |
El el üstünde olur, ev ev üstünde olmaz. |
El elden kalmaz, dil dilden kalmaz. |
El elden üstündür. |
El eli yıkar yüzü. |
El elin aynasıdır. |
El elin eşeğini türkü çağırarak arar. |
El elin nesine, gülerek gider yasına. |
El ile bozgun düzgün. |
El ile gelen düğün, bayram. |
El için ağlayan gözden olur,. |
El için kuyu kazan, evvela kendi düşer. |
El için yanma nare ara. |
El kazanı ile aş kaynamaz. |
El kesesinden sultanım, develer olsun kurbanım. |
El terazi, göz mizan. |
El yarası onulur , dil yarası onulmaz. |
El yumruğu yemeyen kendi yumruğunu değirmen taşı sanır. |
El öpmekle ağız aşınmaz. |
El üstünde gömlek eskimez. |
Elde yiyen, yolda acıkır. |
Elde bulunan beyde bulunmaz. |
Eldeki yara, yarasıza duvar deliği. |
Elden gelen övün olmaz, o da vaktinde bulunmaz. |
Elden yiyen börkmüş, keseden yiyen çökmüş. |
Eli boşa ağa uyur derler; eli doluya ağa buyur derler. |
Elifin hecesi var, gündüzün gecesi var. |
Elime ne döktün ki, yüzüne süreyim? |
Elin ağzı torba değil ki büzesin. |
Elmas çamura düşse yine elmas. |
Elmayı havaya at, düşünceye kadar Allah kerim. |
Elmayı soy da ye, armudu say da ye. |
Elmayı çayıra, armudu bayıra. |
Elti eltiden kaçar, görümceler bayrak açar. |
Elti eltiye eş olmaz, arpa unundan aş olmaz. |
Elvergisi, gönül. |
Elçiye zeval olmaz. |
Emanet eşeğin yuları gevşek olur. |
Emanete hıyanet olmaz. |
Emek olmadan yemek olmaz. |
Emmim, dayım kesem; elimi soksam yesem. |
En kolay iş yemek, çiğnemeden yutulmaz. |
Er ek, geç ek, tava ek. |
Er ekmeği, meydan ekmeği. |
Er gönülü ibrişim, dolaşırsa açılmaz. |
Er kocar, gönül kocamaz. |
Er lokması er kursağında kalmaz. |
Er olan ekmeğini taştan çıkarır. |
Er oyunu üçe kadar. |
Erenlerin sağı, solu olmaz. |
Ergen gözüyle kız alma, gece gözüyle bez alma. |
Ergene karı boşaması kolay. |
Ergene var ergene, kaygısız gir yorgana. |
Erikenin başına kar yağar. Erim er olsun da yerim çalı gibi olsun. |
Erine göre bağla başını, tencerene göre kaynat aşını. |
Erkek arslan arslan da dişi arslan arslan değil mi?. |
Erkek koyun kasap dükkanına yakışır. |
Erkek sel, kadın göl. |
Erken kalkan yol alır, er evlenen döl alır. |
Erken kalktım işime, şeker kattım aşıma. |
Erken kalkmayan avrat, söz dinlemeyen evlat, mahmuzla gitmeyen at, kapında varsa kaldır at. |
Erkeğin kalbine giden yol midesinden geçer. |
Erkeğin şeytanı kadın. |
Esirgenen göze çöp batar. |
Eski diye atma kürkünü; gerek olur bürünürsün bir günü. |
Eski dost düşman olmaz, yenisinden vefa gelmez. |
Eski düşman dost olmaz. |
Eski kaçmış; iğne iplik geri getirmiş. |
Eski çamlar bardak oldu. |
Eskiye itibar olsaydı bitpazarına nur yağardı. |
Esmere al bağla, karşısına geç ağla. |
Esrik devenin çulu eğri gerek. |
Et kanlı gerek, yiğit canlı. |
Et kokarsa tuzlanır; ya tuz kokarsa ne yapılır?. |
Et ne kadar arık olsa ekmek üstünde yaraşır. |
Et ola, it ola. |
Et tırnaktan ayrılmaz. |
Eti ciğer eden de avrat, ciğeri et eden de. |
Etin çiği et getirir, ekmeğin çiği dert getirir. |
Etle deri, yemekle diri. |
Etme bulma dünyası. |
Ev alma, komşu al. |
Ev dememişler, evran demişler. |
Ev sahibi mülk sahibi, hani bunun ilk sahibi. |
Evdeki hesap çarşıya uymaz. |
Evden bir ölü çıkacak demişler, herkes hizmetçinin yüzüne bakmış. |
Evceğizim evceğizim, saklar benim halceğizim. |
Evi ev eden avrat. |
Evine göre pişir aşını; erine göre bağla başını. |
Evladı ben doğurdum, ama gönlünü ben doğurmadım. |
Evladın var mı, derdin var. |
Evlenenle ev alana Allah yardım eder. |
Evli evinde köylü köyünde gerek. |
Evlinin bir evi var, evsizin bin evi var. |
Evvel can, sonra canan. |
Eğilen baş kesilmez. |
Eğreti ata binen tez iner. |
Eğretinin canı berk olur. |
Eğri otur , doğru söyle. |
Eşek, kulağı kesilmekle küheylan olmaz. |
Eşek bile bir düştüğü yere bir daha düşmez. |
Eşek büyümekle tavlabaşı olmaz. |
Eşek eve gelmiş, yorga yolda kalmış. |
Eşek eşeği ödünç kaşır. |
Eşek hoşaftan ne anlar?. |
Eşek kocamakla tavla başı olmaz. |
Eşek kocamakla tavlabaşı olmaz. |
Eşek çamura çökerse sahibinden gayretlisi olmaz. |
Eşeğe altın semer vursalar yine eşektir. |
Eşeğe cilve yap demişler, çifte atmış. |
Eşeğe kaç gün yol gidersin demişler; onu bizlengiç bilir demiş. |
Eşeğe marifetini göster demişler, yıkılıp ağnamış. |
Eşeğe rakı içirmişler; çulunu bahşış vermiş. |
Eşeği dama çıkaran yine kendi indirir. |
Eşeği düğüne çağırmışlar, ya odun eksik, ya su demiş. |
Eşeği sahibinin dediği yere bağla da varsın kurt yesin. |
Eşeği süren osuruğuna katlanır. |
Eşeğin gönlüne kalsa bir bağ maydanozu götürmez. |
Eşeğin kuyruğunu kalabalıkta kesme; kimi uzun der, kimi kısa. |
Eşeğin yorulduğu yere han yapılmaz. |
Eşeğin ölümü köpeğe düğündür. |
Eşeğini sağlam bağla, sonra Allah’a ısmarla. |
Sponsorlu Bağlantılar