“Cami” Kelimesi
Dilimizde birçok kelime kökü ile ilgili atasözleri ve deyimler bulunmaktadır. Bunlardan birisi de “Cami” kelimesidir. “Cami” kelimesi ile ilgili bir atasözü veya deyim söyleyin desek belki de birçok kişinin aklına hiçbir şey gelmez. Ama görünce sizlerde hatırlayacaksınız. İşte “Cami” kelimesi ile ilgili hem atasözleri hemde deyimler.
NOT: Eğer “Cami” ile ilgili bizlerin unuttuğu atasözü veya deyim varsa lütfen bunları yorum bölümünden bizlerle paylaşın.
Cami İle İlgili Atasözleri ve Deyimler
> cami ne kadar büyük olsa imam gene bildiğini okur bir yetkili kimse, çevresindekilerin düşüncesi ne olursa olsun kendi istediğini yapmaya çalışır. (Atasözü) |
> cami olmak toplamak, bir araya getirmek, bir arada bulundurmak (Deyim) |
> cami yıkılmış ama mihrabı yerinde yaşlandığı hâlde güzelliği bozulmamış (kadın) anlamında kullanılan bir söz. (Deyim) |
> caminin (mescidin) mumunu yiyen kedinin gözü kör olur kendisini yetiştiren kimsenin malına hıyanet eden, el uzatan kimse cezasını bulur. (Atasözü) |
> eceli gelen (yaklaşan) köpek cami (mescit) duvarına (avlusuna) siyer (işer) herkesin üzerine titrediği, kutsal saydığı şeyi kötüleyen, bozan kimse mutlaka kötü bir sonuçla karşılaşır. (Atasözü) |
> efradını cami, ağyarını mâni ne eksik ne fazla, eksiği artığı olmayan anlamında kullanılan bir söz. (Deyim) |
> iki cami arasında kalmış beynamaz iki yoldan hangisini tutacağını şaşırmış kimse. (Deyim) |
> itin ölümü gelirse cami duvarına işer herkesin üzerine titrediği, kutsal saydığı şeyi kötüleyen, bozan kimse mutlaka kötü bir sonuçla karşılaşır. (Atasözü) Sponsorlu Bağlantılar |